Birinci Dünya Savaşı’ nın fitili ateşlenmiş ve artık başta Avrupa kıtası olmak üzere dünyanın dört bir tarafı savaş alanına dönmüştü. Peki bu savaşlar sırasında Osmanlı Devlet’ i savaşa nasıl girdi ve savaşta ki yeri neresi oldu? Daha önceki yazımızda Osmanlı Devleti’ ne karşı savaş ilan eden ülkelerden bahsetmiştik. Osmanlı Devleti başta İtilaf Devletleri ile görüşmeler yapmış ama bu blok içerisinde kendine yer bulamayınca İttifak Devletleri ile görüşme yapmış ve bu blok içerisinde savaşa girmeye karar vermiştir. Elbette savaş öncesi Osmanlı Devleti’ nin girdiği ve kaybettiği topraklar Osmanlı Devleti’ ni bu savaşa sokmak zorunda bırakmıştır. İtilaf Devletleri ile görüşmeler sırasında maalesef istenmeyen sözler de söylenmiş ve dünya tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Görüşmeler sırasında Birleşik Krallık delegeleri Osmanlı Devleti’ ne “Kadavra ile evlenilmez.” Diyecek ve Osmanlı Devleti’ ni reddetmiştir. Birşelik Krallığın verdiği bu tepki sonrasında Rus Çarı da Osmanlı Devleti içn “Hasta Adam” diye bahsedecek ve bu maalesef 600 yıllık Osmanlı Devleti’ nin son ünvanı olacaktır. Bu görüşmeler öncesinde Osmanlı Devleti büyük bir savaşın patlak vereceğini anlamış ve donanmasını güçlendirmek için Birleşik Krallık’ a 2 adet gemi siparişi vermiş ve parası da peşin olarak ödenmiştir. Elbette bu görüşmeler sonrasında Birleşik Krallık, Osmanlı Devleti’ nin savaşta yer alacağını anlamış olacak ki parası peşin olarak ödenen gemileri Osmanlı Devleti’ ne teslim etmez ve teslimatın anca savaş sonrası yapılacağını bildirmiştir. Fakat savaşın üzerinden bugün itibariyle 106 yıl geçmiş hala Birleşik Krallık tarafından gemiler teslim edilmemiştir. Yaşanan bu olaylar sonrasında Osmanlı Devleti, İttifak Devletleri ile anlaşmaya varmış ve Almanya, İngiltere tarafından teslim edilmeyen gemilerimize karşılık 2 adet gemi hediye edeceğini bildirmiş ve 10 Ağustos 1914 tarihinde Goben ve Breslau isimli gemiler Çanakkale Boğazı’ ndan içeri alınmış ve 11 Ağustos 1914 tarihinde gemiler İstanbul’ a ulaşmıştır. 16 Ağustos 1914 tarihinde gemilerin isimleri Yavuz Sultan Selim ve Midilli olarak değiştirilmiş ve gemilere Türk bayrağı çekilmiştir. 29 Ekim 1914 tarihinde Amiral Souchon komutasındaki gemiler Karadeniz’ e tatbikat yapacaklarını söyleyerek yanlarına 9 adet daha Osmanlı gemisi alarak İstanbul’dan ayrılmışlar ama tatbikat yerine Rusya’ nın Sivastopol, Odessa ve Novorosisk Limanlarını bombalayacak ve iki Rus gemisi ile bir Fransız vapurunu batıracaktırlar. Bu bombalama olayı sadece Enver Paşa, Talat Paşa ve Cemal Paşaların kararı ile gerçekleşmişti ve bu olay padişahı da, hükümeti de şaşırtmıştı. Bu bombalama olayı sonrasında Rusya, Osmanlı Devleti’ne karşı savaş ilanını 1 Kasım 1914’ de ilan edecektir. Bu savaş ilanıyla birlikte artık Osmanlı Devleti resmen Birinci Dünya Savaşı içinde yer almış olacaktır.
3 Kasım 1914 tarihinde İngiliz ve Fransız donanması Çanakkale Boğazı girişine gelecek ve Seddülbahir ve Kumkale Tabyalarını bombalayacak, böylece İngiltere ve Fransa da Rusya’ dan sonra Osmanlı Devleti’ ne savaş ilan etmişlerdir. İngiliz ve Fransız donanmasının gerçekleştirdiği bu bombalama olayı ile de Çanakkale Cephesi maalesef ilk şehitlerini verecek ve 81 askerimiz şehit olacak, vatan toprağını kanları ile sulayacaklardır. Yaşanan bu acı olaylar sonrasında Osmanlı Devleti de suskunluğunu bozacak ve 11 Kasım 1914 tarihinde Rusya, İngiltere ve Fransa’ ya karşı savaş ilanını resmen bildirmiştir.
Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı’ nda 9 farklı cephe de savaşmış ve bu cepheler 3 ayrı grupta incelenebilir.
• Taarruz Cepheleri: Kafkasya, Kanal ve Irak Cepheleri
• Savunma Cepheleri: Hicaz ve Yemen, Suriye ve Filistin, Çanakkale Cepheleri
• Müttefiklerine Yardım Cephesi: Galiçya ve Romanya Cepheleri’ dir.
Açılan bu 9 dokuz cephe içerisinde Osmanlı Devleti tek bir cephede zafer kazanabilmiş ve bu zafer Osmanlı Devleti’ nin kazandığı son zafer cephesi olacaktır. Elbette bu kadar önemli bir zafer tarihe altın harflerle yazılacak ve geçmişten günümüze dillerden düşmeyen bir destan gibi anlatılacaktır. Bu zafer destanın adı Çanakkale Zaferi olacak ve zaferimizi anlatan en güzel söz ise “Gittiler, geçemediler, geçemeyecekler. Çanakkale Geçilmez.” Olacaktır.