Dünya tarihinin dönüm noktalarından birisi hiç şüphesiz 1914-1918 yılları arasında yaşanan Birinci Dünya Savaşı ya da Cihan Harbi olarak adlandırdığımız savaşlardır. Sizler için hazırladığımız bu yazımızda genel hatlarıyla Birinci Dünya Savaşı öncesi önemli olaylardan, savaşın başlangıç sebeplerinden, savaştan ve savaş sonrası gelişmelerden bahsedeceğiz.
İlk olarak baktığımızda çoğu tarih kitabında da yazdığı gibi 1789-1799 yılları arasında Fransa’da yaşanan Fransız Devrimi ve on sekizinci, on dokuzuncu yüzyıllarda önce İngiltere’de ortaya çıkan ve ardından dünyanın büyük bir bölümüne yayılan Sanayi Devrimi, Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıç sebepleri kabul edilir. Peki nedir bu Fransız Devrimi ve Sanayi Devrimi? Genel hatlarıyla baktığımızda Fransız Devrimi 1789-1799 yılları arasında Fransa’da ortaya çıkmış, büyük bir uyanış olarak nitelendirebilir. Mutlak monarşinin yıkılması ve cumhuriyet fikrinin ortaya çıkması yani halkların artık yönetimlerde söz sahibi olabileceği, seçimler yoluyla kendi yöneticilerini seçebilecek olmaları ve bu yolla elbette asillerinden elinde bulunan kilise yönetiminin de güç kaybetmesi ve önemini yitirmesine sebep olacaktır. Elbette bu sonuçlar krallıklar ve imparatorluklar sınırları içinde yer alan başka milli etnik ve kökenlerin bağımsızlıklarını istemesi ve kendi ülkelerini kurmak istemelerini yani bağımsızlıklarını istemelerine sebep olacaktır. Sanayi Devrimi ise Birleşik Krallık’ ta önce ortaya çıkmış ve oradan da Batı Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya’ya yayılmış olan sanayi konusunda büyük gelişmeler ve buharlı makinelerin ortaya çıkması ile seri üretimin başlaması diyebilir. Elbette seri üretime geçtiğiniz ve büyük fabrikalar kurduğunuz zaman öncelikle ham maddeye, bu maddeyi işleyecek yani fabrikalarınız da çalıştıracağınız işçiye (köleye) ihtiyacınız olacak ve elbette ki ürettiğiniz bu ticari malı, ürünü satabileceğiniz bir pazara ihtiyacınız olacaktır. Elbette sanayisini geliştiren dönemine göre devasa fabrikalar kuran ülkeler, krallıklar sömürgecilik harekâtına başlayacak, kendilerinden ekonomik ve askeri anlamda güçsüz olan, zayıf olan ülkelerin üzerine giderek onları köleleştirecek ve sömürgesi haline getirecektir. Avrupa’ da yaşanan bu gelişmeler sırasında Osmanlı İmparatorluğu ise maalesef Fransız Devrimi’nden en fazla etkilenen ülkeler arasında yer alacak ve ilerleyen zamanda sınırları dâhilinde birçok milletin ayaklanmasına ve iç isyanlara sebep olacaktır. Sömürgecilik konusunda ise 600 yıllık tarihi boyunca Osmanlı Devleti hiçbir zaman sömürgecilik harekâtı yapmamıştır.
Elbette saydığımız bu iki sebep sadece Birinci Dünya Savaşı’nın somut başlangıç sebepleridir, bu gelişmelerin getireceği yeni dünya düzeni savaşın asıl başlangıç nedeni olacaktır. Sömürgecilik faaliyetine katılan ülkeler kendi aralarında yeni bir yarışa girecekler ve daha fazla sömürge toprağı sahip olabilmek için ülke hatta kıta sınırlarını aşarak dünyanın dört bir yanına yayılacaklar, sömürgecilik alanlarını genişletmeye çalışacaklardır. Soğuk savaş dediğimiz bu dönemde henüz silahlar konuşmaz hatta ölüm kusmazken ülkeler aslında dostlar, düşmanlar olarak ayrılmaya başlamış ve müttefiklik bağları oluşmaya başlamıştır. Bir tarafa İtilaf Devletleri adını verirken diğer tarafa İttifak Devlet’leri adı verilmiştir. İtilaf Devletleri’ni oluşturan devletlerin başında Rusya, Fransa, Birleşik Krallık ve İtalya ile toplamda 33 devlet bir araya gelecek, İttifak Devlet’leri ise Alman İmparatorluğu, Avusturya-Macaristan imparatorluğu, Bulgaristan Krallığı ve Osmanlı Devleti oluşturmaktaydı.
Soğuk savaşın biterek sıcak savaşın başlangıcı yani Birinci Dünya Savaşı’nın ilk kurşunu 28 Haziran 1914 tarihinde Avusturya-Macaristan Veliahtı Ferdinand ve eşi Sophia’nın Sırplı Karael isimli bir örgüte üye Gavrilo Princip tarafından Saraybosna’ da suikast ile öldürülmesi olacaktır.Elbette ki bu suikast sonrası Avusturya-Macaristan İmparatorluğu 29 Temmuz 1914 tarihinde Sırbistan’a savaş ilan edecek ve böylece Birinci Dünya Savaşı resmen başlamış olacaktır. Bu iki ülke arasında savaş ilanı ile Avrupa bir anda savaş alanına döndü ve ülkeler arası resmi savaş ilanları ardı arkasına ilan edildi. 1 Ağustos 1914’de Almanya’nın Rusya’ya, 3 Ağustos 1914 Almanya’nın Fransa’ya ve Belçika’ya, 4 Ağustos İngiltere’nin Almanya’ ya savaş ilan etmesi ile Avrupa koca bir savaş alanına dönmüş ve itilaf devletleri ile ittifak devletleri arasında savaş ilanları arkası arkasına gelecektir. 29 Ekim 1914’de Osmanlı Donanması’nın Karadeniz’de Rusya’nın limanlarını bombalaması ve ardından 1 Kasım 1914’de Rusya’nın Osmanlı Devleti’ne resmen savaş ilan etmesiyle Osmanlı Devleti’ de kendisini savaşın içinde bulacaktır. Elbette Rusya’nın Osmanlı Devleti’ ne savaş ilanı sonrasında 5 Kasım 1914’de Fransa ve Birleşik Krallık da Osmanlı Devleti’ne karşı savaş ilanını duyuracak ve Birinci Dünya Savaşı içinde Osmanlı Devleti’ de böylece kendine yer bulacaktır. Osmanlı Devleti içinde savaş öncesi yapılan görüşmeler, savaş için Almanya ile anlaşmaya nasıl varıldığı, Osmanlı Devleti’ nin savaşta açtığı cepheler ve savaş sonrası Osmanlı Devleti hakkında bilgileri detaylıca bir sonraki yazımızda bulabilirsiniz.